Aydın Lamba

“Memleketi çağdaşlaştırmak istiyoruz… Memleket mutlaka çağdaş ve yepyeni olacaktır.” (Atatürk, 1923) 20. yüzyılın başlarına kadar yaygın bir şekilde kullanılan gaz lambaları, evlerde, sokaklarda, kamu alanlarında ve elektriğin ulaşamadığı her yerde bir aydınlatma aracı olarak önemli bir işlev görmüştür. Ayrıca ortama sıcak bir görünüm, otantik bir hava katmıştır. 1920’de Ankara’da açılan TBMM, elektrik olmadığı için, civardaki kahvehanelerin birinden getirilen büyük bir gaz lambasıyla aydınlatılmıştır. Tavana asılan avize ise elektrik sağlanana kadar dekor olarak durmuştur. Vatanının bağımsızlığını, ulusun egemenliğini sağlayan, Türkiye’yi karanlıktan aydınlığa çıkaran kararlar, bu gaz lambasının loş ışığı altında alınmıştır. Cumhuriyet, ülkeyi karanlıktan aydınlığa taşımıştır. Cumhuriyetin aydınlığı, ülkenin siyaset, eğitim, bilim, kültür, sanat, ekonomi gibi alanlarda çağdaşlaşmasını, ilerlemesini sağlamıştır. Aydın Lamba, karanlıktan aydınlığa doğru yol alan Türkiye Cumhuriyeti’nin, bu aydınlık yolculuğunun bir sembolü olarak ilk TBMM’yi aydınlatan o gaz lambasından ilham alınarak tasarlanmıştır. Bu lamba, Cumhuriyet ve Kurtuluş müzelerindeki gaz lambalarının modern bir yaklaşımla yeniden yorumlanıp cama aktarılmasıyla oluşmuştur. Aydın Lamba, el imalatı amber camdan üretilmiştir, üzerindeki rölyef desenlerin tümü el işçiliği ile altın yaldız kullanılarak dekorlanmıştır.